FUT Yöntemi İle Saç Ekimi
Foliküler Birimler (FU’lar) Nedir?
Uzun yıllar saçlı derideki saç tellerinin tek tek büyüdüğü düşünülüyordu, ancak kafa derisi kılları aslında her biri 1-4 saçtan oluşan küçük gruplar halinde büyüyor. Bu gruplara “foliküler üniteler” denir. Şaşırtıcı bir şekilde, doktorlar bu grupların varlığını öğrendikten sonra bile saç ekiminde kullanmayı düşünmemişlerdi. Bununla birlikte, bir kişi saçı kısa keserse (yaklaşık 1 mm’ye kadar) ve sonra densitometre adı verilen bir alet kullanarak kafa derisine 30X büyütme altında bakarsa, gruplar kolayca görünür hale gelir. FU’lar bütünsel anatomik ve fizyolojik yapılar olduğundan, saç ekimi sırasında onları sağlam tutmak, maksimum hayatta kalmalarını ve büyümelerini sağlayacaktır. FU’lar çok küçük yapılardır. Sadece yetenekli ve tecrübeli bir cerrahi ekip tarafından yapılacak olan dikkatli bir stereo-mikroskobik diseksiyon bunun bir bütün olarak kalmasını ve zarar görmemesini sağlayabilir. Elde edilen FU’lar saç restorasyon sürecinin istenilen şekilde sonuçlanması için kritik öneme sahiptir.
Saç Ekiminde FU’ların Avantajı Nedir?
FUT yöntemi ile saç ekimi ameliyatında foliküler ünitelerin kullanılmasının en büyük avantajı, alıcı bölgeleri olabildiğince küçük tutabilmektir.
Alıcı bölgeler ne kadar küçükse, kafa derisine güvenle yerleştirilebilirler. Küçük alıcı bölgeleri, saç derisine zarar vermeden veya kan akışını tehlikeye atmadan tek bir saç restorasyon seansında daha fazla sayıda graftin güvenli bir şekilde nakledilmesine izin verir. Bu nedenle bu küçük ünitelerin kullanılması, tek seansta ekilebilen graftlerin yoğunluğunu ve herhangi bir zamanda güvenle kullanılabilecek sayıları maksimuma çıkarır.
Saç Dolgunluğu
Bir saç ekiminde dolgunluk görünümü sadece graft sayısına değil, her graftin içerdiği saç sayısına bağlıdır. Foliküler ünitedeki saçlar birbirine çok yakın olduğu için bu ünitelerin ekilmesi, saçların çoğunun mümkün olan en küçük alıcı bölgelere yerleştirilmesini sağlayarak maksimum dolgunluk sağlar. Foliküler üniteler saçın doğada büyüme şeklini temsil ettiğinden, bu graftlerin tıkalı görünmeyeceğini garanti eder. FU’ların kullanılması tıkalı bir görünümü önlese de, saç restorasyonuna tamamen doğal bir görünüm sağlamak için doğru yönde ve dağılımda yerleştirilmelidirler. Foliküler ünitelerden daha büyük graftler kullanmak doğallığı tehlikeye atarken, foliküler ünitelerden daha küçük greftler kullanmak seyreklik ile sonuçlanacaktır.
Stereo-Mikroskobik Graft Diseksiyonu
FUT yöntemi ile saç ekimi işleminin en önemli yönlerinden biri de stereo-mikroskobik diseksiyondur. Başarılı diseksiyon, foliküler ünitelerin kırılmadan veya hasar görmeden verici şeritten çıkarılmasına izin verir. Diseksiyon sırasında tüm FU’ların bozulmadan tutulması çok önemlidir. Elde edilen sağlam FU’lar nakil işleminde kritik öneme sahiptir. Sağlam üniteler aynı zamanda 1-4 saç telini ve doğal tamamlayıcısını içerdiği için en fazla dolgunluğu verecektir. Ortalama verici şerit, saç restorasyonu için gereken graft sayısına bağlı olarak yaklaşık 1 cm genişliğinde ve değişken uzunluktadır.
Ortalama bir kişinin kafa derisinde, donör dokusunun cm karesinde yaklaşık 90-100 foliküler ünite vardır, bu nedenle 2.000 graft nakli seansı için uzunluğu 20 cm’nin biraz üzerinde olan 1 cm genişliğinde bir şerit gerektirir. Foliküler ünite diseksiyonu için gerekli olan stereo-mikroskop serisi, greft diseksiyonu ve transplantasyonunun aynı anda yapılmasına ve zamandan tasarruf etmesine olanak sağlamak için ameliyathanede mevcuttur.
Alıcı Bölge
Saç ekimi prosedürlerinin tamamında alıcı bölgeler yanal kesiler (koronal veya yatay kesi olarak da adlandırılır) kullanılarak yapılır. Lateral kesiler, saçı foliküler ünite içinde doğada büyüme şekline uyacak şekilde yönlendirme avantajına sahiptir. Cerraha, ekilen kılların nihayetinde büyüyeceği yön ve açı üzerinde en yüksek derecede kontrol sağlarlar. Sınırlı derinlikteki kesiler kafa derisindeki daha derin kan damarlarının yaralanmasını en aza indirir, greftlerin birbirine daha yakın yerleştirilmesine olanak verir, saç ekimi ameliyatından sonra doku şişmesini azaltır ve iyileşmeyi kolaylaştırır. Bu nedenle kesi derinliğinin kontrolü tecrübeli cerrahlardan tarafından en uygun şekilde gerçekleştirilir. Saç ekimi alıcı bölgelerini oluşturmak için ince hipodermik iğneler veya bir dizi özel yapım, ultra ince bıçaklar kullanılmaktadır. Keski şeklindeki bıçakların boyutları, milimetrenin onda biri artışlarla farklılık gösterir ve tek saç graftleri için 0,6 mm’den 4 saç FU’lar için 1,2 mm’ye kadar değişir.
Donör Alan
Donör kesisinden dolayı oluşacak olan yara izini en aza indirmek, başarılı bir saç ekimi prosedürünün kritik bir parçasıdır. İnce bir donör izi, kişinin ameliyattan sonra saçını nispeten kısa tutmasını sağlar (eğer bunu yapmak istiyorsa) ve sonraki işlemlerde alınabilen (çıkarılabilen) graft miktarını arttırır.
Donör Yaralanmasını En Aza İndirecek Teknikler
FUT Saç Ekimi sırasında şerit eksizyonu kullanırken donör izini en aza indirmek için bir dizi teknik geliştirilmiştir. Bunlar arasında şişen anestezi kullanımı, zayıflatma, eriyen dikişler, gömülü dikişler, zımbalar ve trikofitik kapatmalar yer alır. Doğrusal bir kesi yapılmadan graftlerin doğrudan kafa derisinden çıkarıldığı FUE tekniği başka bir bölümde ele alınmıştır. Donör insizyonunun uzunluğu ağırlıklı olarak gerekli graft sayısına göre belirlense de, donör insizyonunun genişliği (yüksekliği) hastanın saçlı deri gevşekliğine bağlıdır. Bu, ilk değerlendirme sırasında cerrah tarafından dikkatle ölçülmesi gereken hastanın kafa derisinin genetik bir özelliğidir. İyi kafa derisi gevşekliğine sahip birinden donör alandan yara izi riski olmaksızın daha geniş bir şerit alınabilir (ancak çok gevşek kafa derisi olan hastalarda geniş bir yara izi riski daha yüksek olabilir. Kafa derisi çok sıkı ise normal büyüklükte bir şerit alınabilir.
Şerit genişliği çok dar olduğunda, yeterli miktarda donör saç elde etmek için kesinin gereksiz yere uzun olması gerekecektir. Şerit genişliği çok genişse, genişlemiş bir yara izi olma riski önemli ölçüde artacaktır. Cerrahın donör şeridinin uygun uzunluğunu ve genişliğini tutarlı bir şekilde ayarlaması ve mümkün olan minimum yara izini elde etmesi için bilgi, beceri ve deneyim gerekmektedir.
Donör Şeridi Elde Edilmesinde Şişen Anestezi Kullanımı
Donör şeridin çıkarılmasındaki büyük bir gelişme, şişen anestezinin kullanılmasıdır. Şişen, sıvıyı dokulara enjekte ederek genişletmek anlamına gelir. Bu teknikte kafa derisinin donör bölgesinin yağ tabakasına çok seyreltik konsantrasyonlarda anestezik sıvı enjekte edilir.
Bunun Önemi Nedir;
Bu bir dizi amaca hizmet eder; ilki sıvının küçük kan damarları (kılcal damarlar) üzerindeki basınç oluşturarak muhtemel kanamayı azaltmak, ikincisi cildi sıkılaştırarak kesiyi daha kolay ve kontrol edilebilir hale getirmek ve üçüncüsü foliküller ile kafa derisinin daha derin dokuları arasındaki mesafeyi arttırmak.
Şişen anestezi, cerrahın kesiyi yüzeysel tutmasına yardımcı olur. Böylece kafa derisindeki daha büyük sinirler ve kan damarları zarar görmez ve böylece fasya kesilmez. Fasya, kafa derisine destek veren yağ tabakasının hemen altında yer alan lifli doku tabakasıdır. Bu tabaka kesilirse, gergin bir yara izi oluşma riski önemli ölçüde artar.
Trichophytic “Tricho” Kapatma Nedir?
Trikofitik kapatmada, cerrah ilk kesiyi saç köklerine paralel olarak yapar ve ardından yara kenarının üst veya alt kenarını keser, böylece o yara kenarındaki saç köklerinin tepesinin 1-2 mm’si çıkarılır. “Triko” kapatma sırasında, kesilen yara kenarı karşı kenara doğru çekilir, böylece kesilen tüylerin alt kısımları kesiğe doğru hafifçe (doğrudan cilt yüzeyine değil) işaret eder. Amaç, bu kılların sonunda kesi yoluyla uzaması ve böylece yara izinin görünürlüğünü azaltmasıdır.